22 Aralık 2008
20 Aralık 2008
batık şiir
28 Kasım 2008
mecnuni müdafaa söyleşileri .ı.
24 Kasım 2008
Schönbächler Kanunu
10 Kasım 2008
17 Eylül 2008
güle güle rick ! great gig inthe sky...
uzak diyarlardan sesleri yankılanmakta...
Müzik tarihine ve hatta insanlık tarihine imzasını atan Muhteşem Pink Floyd 'un muhteşem klavyecisi, atardamarı, kurucusu, sakin adamı
RICHARD WRIGHT hayatını kaybetti.
"..Ve kimse ninniler söylemiyor bana
Ve kimse yumdurmuyor gözlerimi
Ve ben de açıyorum pencerelerimi
Ve sesleniyorum sana gökyüzü boyunca.."
10 Eylül 2008
07 Eylül 2008
güzaydınlanan baharlara
Pas tutmuş saçları bir delik için
Beyaz bir at ve camdan bakan
Eskimiş çocuk.
ey95
05 Eylül 2008
başlıksız çareler
Yosun, tahta, gideni çok
Çapa, yağmur, karabatak
Sarı duvar güneşten gelen
Her fırtınada yelkeni
ilk sendeleyen
Kırlangıç, ağaç, ağ sesi
Şişesi kırılmış seyir defteri.
kayıp
Samanını alır götürür
Bakışların;
Uzayan bir gecede
Sen bir köşede
Uyukluyor olursun
Çizerken gövdeni
Büyük manzaralara
ek94' s
14 Ağustos 2008
şeker < gevende
03 Ağustos 2008
sayfayı çeviremediğim...
13 Temmuz 2008
kedi
Aşk mıydı ? : Kocaman bir çam ağacının altında sarmaş dolaş uzanmışız. Önümüzde, altımızdan uzanan mavi desenli örtü, hemen yanımızdaki çalıya kadar uzanmış. Ben örtünün üzerine düşmüş karıncalara bakarken, dalıp çıkarken iğne yaprakların arasından akan maviye.. İnce hanımeli kokusunda uykulu bir rüzgarın ahengiyle, iyice miskinleşirken hiç düşünmediğim bir sözle birden irkiltiyor beni. Bir anda çam ağacının yüksek dallarında gezinen gözlerimi indirip bakışıma yerleştiriyorum. Kırlangıçların süzülüşü gibi bir bakış süzülüyor bana doğru… “Saat kaç ?” diyor ! Rüzgarda titreyen bir sümbül gibi titriyor gözleri. Vazgeçiyor sonra dediğinden. Kirpiklerinden içeriye, bakışına gizlendiklerinden anlıyorum. Sorduğu sorudan neden vazgeçtiğini düşünüyorum; “Belki gözlerimden kaçışan ispinozlardan anlıyor, belki de bulutlardan..” diye bir ses geçiyor içimden. “Ne düşünüyorsun ? ” diyor… Saçları sol elimin üzerinden aşağıya doğru süzülürken, nefes alışını duyuyorum. Söyleme isteğiyle derin bir nefes alıyorum, bütün sessizliklerim geçiyor içimden, kuşlar, çam ağaçları, karıncalar, mavilikler geçiyor.. Bir şarkı geçiyor ardından, biliyorum ne düşündüğüme dair hala cevap bekliyor benden. Dilimin ucuna kadar mavi desenli bir örtü uzanıyor, bir helikopter tınısı eğiliyor iyice, kar altında kalmış doygun bir bahar fışkıracak gibi oluyor başaramadığım fısıltı..,
15 Haziran 2008
hurdalık
Ama o zaman, bütün bu anlatmakta olduklarımın benden ve anlatabilirliğimden çıkıp sizin de anlatacaklarınıza bulaşarak, karman çorman bir laf kalabalığına dönüşmesine göz yummuş olurum. O anda birbirlerine istif istif yığılan, sürtünme, bükülme ve titreme gürültüleri çıkaran ve anlatılası yolundan her seste daha da uzaklaşan savruk konuşma parçalarının yaralı ve yamalı kelimelerine karışmış oluruz da kendimi birden kargacık burgacık inlemeler eşliğinde kendi içinde sürekli toparlanmaya, düzenlenmeye çalışılan, kırık dökük, tozlu ve çürük yığınlarına yeni yığınlar boşaltılan uçsuz bucaksız bir kelime hurdalığında bulabilirim. sonra..
04 Haziran 2008
pink floyd / hayvanlar konseri
tarih 9 mayıs 1977 yer : oakland coleisum (albüm çıkışından birkaç ay sonra demek ki :))
Part 1/3 - 100 Mb Part 2/3 - 100 Mb Part 3/3 - 50 Mb
albüm hakkında kısa bilgi : konusunu George Orwell'in Hayvanlar Çiftliği isimli kitabından alan, Pink Floyd albümü. Sonradan telif hakları davalarına konu olacak "domuz" sembolü bu albümde ortaya çıkmıştır. Animals, Rick Wright ile Roger Waters arasındaki sorunların billurlaştığı albümdür aynı zamanda. Britannia Row Stüdyolarında Nisan-Kasım 1976 tarihleri arasında kayıtları yapılmıştır. İngiltere'de 23 Ocak 1977, ABD'de 2 Şubat 1977'de yayınlanmıştır. ilgilenenlere kalmış.
26 Mayıs 2008
61.Cannes Film Festivali'nde
Kendisinin bir kısa filmi ile birlikte 6 filmi bulunmakta.
Her filmi ile zaten kişisel ödüllerimizi de almaya devam etmekte, bence :)
Başarılarının devamı ve nice nice filmlere....
http://www.nuribilgeceylan.com/
miskince tutulmuş bir döküm taslağı..
Andrés Fava'nın Güncesi'nden
18 Mayıs 2008
grizzly labirenti
Geçmiş yaşamı ve içsel dünyası ile doğrudan bağlantılı bu doğaya kaçışın dışavurumu olarak eminim kendince harika şeyler hissetmiş ve elde etmiştir. Gittikçe asosyalleşen duygusal kişiliğinin yanısıra, içindeki neşeli çocuğu görmek garip, hüzünlü bir his uyandırıyor, filmi izlerken...
Timothy William Dexter (29 Nisan 1957 ~ 5 Ekim 2003)
Bu linkte, müzisyen/gitarist richard tompson 'un (kendisini fairport convention'dan bilenler bilir)Timothy belgeseli için yaptığı müzik albümü var. Dinlemeye değer.., soundtrack~grizzly man:(
mininot : Kendisinin bu kişi ile nasıl bir bağlantısı olduğu da kendimce merak konusu, nette dolaşırken farkettim...
17 Mayıs 2008
verinti...
07 Mayıs 2008
hurdalığa bir.,
29 Nisan 2008
kestanemtrak
kızkulesine bak ! kızılderiliye de !
Boğaz'ın ortasındaki Kız Kulesi'nin beyaz duvarlarında
Kızılderililerin vahşi olarak gösterildiği bir kovboy filmi izlediğinizi düşleyin...
İşte, o an, omzunuza konan martı kulağınıza şunları söyleyecektir:
'Kız Kulesi'ne de bakıyorsun, Kızılderililere de...
Ama gerçeği göremiyorsun... Gel benimle.'
-------------------------der, sUnay aKın ...
24 Nisan 2008
canlı performans... barış, kurtalan ekspres
(BİO’S BANHOFF PROGRAMI - ALMANYA [ARD TV] – 1982)
Yıl 1982. Barış Manço ~ Kurtalan Ekspres.
Barış Manço’ nun 1976 yılı ”Barış Mancho” albümünün, Avrupa 'nın merkezî ülkeleri yerine; Kuzey ve Doğu Avrupa’ da biraz alıcı bulabilmesi; bunun dışında özellikle Kuzey Afrika ve biraz Uzak Doğu’ da beğeni ve alıcı bulması sonrasında; 2. Avrupa seferine planlı ve programlı bir şekilde adım atma çabalarını pratiğe döktüğü yıllar……
Barış Manço, “Baris Mançho” albümünün sonuçlarına rağmen yurtdışına açılma çabalarını; devletin denetleme mekanizması olan TRT’ nin kendisine yapacağı azizlikten bir haber, Eurovision 'un Türkiye ayağındaki elemelerinden 1. çıkarak Almanya’ da yapılacak (diye hatırlıyorum) Eurovision’ da, Türkiye’ yi kesin temsil edeceği inancıyla, elemelerinden hemen önce, yurt dışında yüzünü ve adını biraz daha gösterme; Türk isminin hala sevildiği ve Türkiye lehine gelişmeler gösterebilecek bir lobinin oluşturulabileceği Almanya !!!’ da ciddi anlamda düğmeye bastığı bu süreç içerisinde, Almanya’ nın 1. kanalı olan ARD TV’ de Alfred Biolek’ nin hazırlayıp sunduğu ““Bio’s Banhoff”” (Bio’nun İstasyonu) programına Kurtalan Ekspres 'le beraber konuk olur. Program Köln’ ün Frechen semtinde (ya da kasabasında), eski bir tramvay deposunda (kimine göre artık kullanılmayan bir tren garında) çekilir ve uzun yıllardan beri devam eden bu programın da son bölümüdür. Program, Dünya çapında starların katılımının sağlandığı tüm Avrupa’ da izlenen pahalı bir prodüksiyondur. Barış ’ın katıldığı bu program 1982 yılı rakamlarına göre 800 bin Alman Markına mal olur ve bu programa çıkan ilk Türk sanatçıdır.
Serdar Ertürk : Alto Saksafon
Kılıç Danışman: Tuşlu Çalgılar
batık şiir
22 Nisan 2008
stu hamm...
izlemek için !
outbound 2000 s
the urge 1991
kings of sleep 1989
radio free albemuth 1988
joe satriani ile birlikte: crystal planet ~ flying in a blue dream
steve vai ile birlikte: flexable ~ passion and warfare
richie kotzen ile birlikte: richie kotzen / rank gambale ile birlikte: the great explorers
steve fister ile birlikte: shadow king
Da Vinci Gözlemi
Çenenin üst kısmıyla dudakların başladığı çizginin arası, (çenenin bittiği ve alt dudakla birleştiği kısım) alt çene ile dudakların bittiği çizgi arasının üçte biridir.
Üst çene ve alt çene sınırları arası, yüzün altıncı kısmıdır ve insanın toplam uzunluğunun elli dörtte biridir.
Çenenin en uç çıkıntısıyla boğaz arası, ağızla çenenin alt kısmı arasındaki mesafeye eşittir ve yüzün dörtte biridir.
Boğazın üst kısmı ile boğaz çukuru arası, yüzün uzunluğunun yarısıdır ve insan boyunun on sekizde biridir.
Çene ile ense arası, ağız ile saç dipleri arasına eşittir.
Alt çene kemiğinin sonu ile çene arası, başın yarısı kadardır ve yandan bakıldığında boynun kalınlığına eşittir.
19 Nisan 2008
şiirî
tapılası ovalarda
aşkın dudak büküşüdür bu
biliyorum ki gecenin önünde soyunur
yakası açılmamış tacirler
görkemli ayinlerle
giyinirler safra satıcıları
dans ederler buzdan bebekler
ateş dolambaçlarda
ve unutur hayalinde perde çekmeyi
sıska kız
girer ıssız hanedanların koynuna
ömer yılmaz, bir arabın gümüşü 'nden
16 Nisan 2008
kanneci 'den
indir
şifre : AlTurkKaan
15 Nisan 2008
Da Vinci Notları ~ Su Üzerine...
Da Vinci Not Defteri 'nden...
14 Nisan 2008
Zarafet i Diken...
13 Nisan 2008
bir orkestra şefi
Charlie Chaplin (d. 16 Nisan 1889, Londra, İngiltere - ö. 25 Aralık 1977, Vevey, İsviçre), İngiliz sinema yönetmeni, oyuncu ve yazar. Asıl adı Charles Spencer Chaplin olmakla beraber, yarattığı ünlü "Şarlo" (Charlot) karakteri ile özdeşleşti ve öyle anıldı.
12 Nisan 2008
a d a
İki kapısı var iskelenin, ortasında durabilirim. Denize açılan kapıdan ilerleyip de mavinin içine doğru, ama hissetmeden içinde… Seksendört adım sonra, iskele ile vapur, vapur ile deniz, deniz ile iskele arasında tam bir adım kalıyor geriye… Meğerse bir adımda geçiliyormuş denize. Dört düz iki sağa doğru adımdan sonra yirmisekiz basamaklı vapur merdiveni ile çıkmak istiyorum yükseğe; İstiyorum ki gök ile deniz, hava ile toprak arasında olayım. Denizin, bulut kümeleri ile gökyüzünde dolaştığı yerde ! Üstüm deniz, altım deniz, içim hava ! Bunları düşünürken, sayısız adımlarımla balkona geliyorum ve beni, sürekli kaç kişi olduklarını tartışan martılar karşılıyor, suyun havaya döndüğü ufukta. “Şu deniz kadarız biz !” diyor biri, “kaç tane gökyüzü var ki, kaç tane deniz var ?” diyor denize pike yapan diğeri. Denize bakıp, tartışan martıları dinlerken, kelimelerini sayarak dönüyorum balkondan aşağı.. Kaç yüzdü ? Galiba ! Sayısız adımlarımla varmış olduğum balkondan otuzdört adımda varıyorum yine yirmisekiz basamaklı vapur merdivenine; geri ! İki düz dört sola doğru adımdan sonra, vapur ile iskele, deniz ile vapur, iskele ile deniz arasında tam bir adım kalıyor geriye… Adımım havada iken görüyorum ki karşımda yeşil mi düş mü mavi mi bir dünya ! Dört yanı düşle çevrili adaya.., İki kapısı var iskelenin. Ortasında durabilirim dediğim geliyor aklıma. Ben, her yanım köpük savruluyorum adanın bütün kıyılarına. Yeşile açılan kapıdan ilerleyip de mavinin içine doğru. Aklımdan bir baobap tohumu düşüyor…
... bitmedi ki.
10 Nisan 2008
Da Vinci Notları ~ Son akşam yemeği üzerine...
Bir diğeri ellerini kavuşturup parmaklarını bükerken sert bir yüz ifadesiyle yanındakine dönüyor.
Öteki, ellerini açmış (el ayasını gösterir gibi) omuzlarını silkerken, kulakları ve ağzıyla şaşkınlık ifadeleri sergiliyor.
Bir başkası, yanındakinin kulağına bir şey fısıldıyor ve yanındaki ise onu dinlemek için yüzünü çevirip söylediklerine kulak verirken bir elinde, yarısı kesilmiş bir dilim ve diğerinde de bıçak görünüyor. Başını konuşan iki kişiye doğru henüz çeviren bir diğerinin de bıçak tutan eli masanın üzerinde yan yatıyor.
Leonardo Da Vinci 'nin not defteri 'nden alıntı.
08 Nisan 2008
üzgün lisa : (
...........................................
kafasını sallayıp gömleğimde ağlıyor çok kötü yaralanmış olmalı. söyle bana, seni üzen ne, li? kapını aç, karanlıkta saklanma. karanlıkta kaybolmuşsun, güven bana. çünkü bunun böyle olması gerektiğini biliyorsun. lisa lisa, üzgün lisa lisa. gözleri pencere gibi, yağmur damlıyoracı derinleştikçe. sevgim onu ferahlatmak istese de. bir duvardan öbürüne yalnız yürüyor. kendi odasında kaybolmuş, beni duyamıyor. yanımda olmayı sevdiğini bilmeme rağmen. lisa lisa, üzgün lisa lisa. kapının yanındaki köşede oturuyor. ona söyleyebileceğimden daha fazlası olmalı. ona yardım etmemi gerçekten istiyorsa. ona yol gösterebilmek için elimden geleni yapacağım. belki de bir gün serbest bırakacağımonu kimsenin göremeyeceğini bilmeme rağmen. lisa lisa, üzgün lisa lisa.
veBöylesine güzel şarkının, böylesine içten bir yorumu... Cat Stevens 'ın sevdiğine (rivayeten kedisine) yazdığı söylenir, çalınır, söylenir, eşlik edilir, dinlenir hala...
siyahi..
----------------------
Donmuş anlar akarken göz derininden…
ve bu an; gerilimsiz bir Temmuz gecesi Çıralı deresi yolu loşluğu, dinginliğinde güneyin..